bugün

entry'ler (2360)

polis görünce kendini suçlu hissetmek

paranoya deniyor buna normal zamanlarda, hastalıktır ama mevcut halde normal sayılır, kaygılanmayın...

recep tayyip erdoğan

14 yıldır yaptıklarını sanki başkası yapmış gibi eleştirebilen, bunu da millete yutturan usta siyasetçi.

tahrik de en az taciz kadar suçtur

tahrik sanal, taciz fiziksel.

seksi bir kadın fotoğrafına "ne güzel" deyip geçilebilir, banyoya gidip mastürbasyon da yapılabilir. sokağa çıkıp tecavüz edilecek kadın aramak sapık olmayı gerektirir.

taciz tahrikten doğuyor olsaydı bütün erkekler elleri skinde taciz edilecek kadın arıyor olurdu, durum böyle değil. Demek ki, arıza sende...

erdi ünver

"bu ne lan" adamı. muhtemelen finale kalacaktır, millet hıyar seviyor.

tübitak ın reddettiği projenin birinci olması

son olup bitenlerden, fetönün yuvalanması olduğunun ortaya çıkmasından sonra tübitak bilimsel araştırma kurumu falan değildir. osuruktan tayyaredir, neyi beğenip beğenmediği de hiç kimsenin umurunda değildir. kendini çok önceden tüketmişti zaten.

emrah ablak'ın çizgi romanı bundan çok daha ciddi, çok daha bilimsel...

kadir mısıroğlu nun kemalist kadına verdiği ayar

gereksiz tanımlar, abes yaftalar. mısırlar, mısırlıların oğulları, vapurlar falan. adamın yolu, varlık sebebi, kazancı bu. yazıktır, vurmayın, meczup işte...

allah neye benzer

insanı kendi suretinde yarattığını okumuştum, doğruysa ve yanlış hatırlamıyorsam insana benziyor olmalı.

allah boş zamanlarında ne yapar

troll deniyor bunlara. akılları başlarındadır ve ne yaptıklarını da bilirler. en doğrusu yanıt yazmamaktır çünkü beslendikleri şey budur. kendi haline bırakın, erir gider o...

şafak pavey in akpliler tarafından darp edilmesi

şehirlerde, sokakta olup bitenin meclisteki tezahürüdür. nasıl bu kadar boktan bir yer oldu burası ya?

her şeyin kötü gittiği dönem

daha kötüsü de olabilirdi diye kendimizi avuttuğumuz, olan biteni kabullendiğimiz dönemdir. yarın daha kötüsü olduğunda da aynı şeyler yazılacak.

ilk kurşunu hasan tahsin in attığına inanmak

ne değişecek ki? varsayalım, hasan tahsin'in attığı ikinci kurşun olsun, ne fark edecek?

bu kadar sığ, bu kadar izansız olmanın amacı ne? hasan tahsin ya da mehmet çavuş, bir şeyler uğruna canını vermeyi göze almış ve vermişken ilk "pat" sesinde altına sıçacak olan bizler birinci/ikinciyi tartışıyoruz. aferin bize...

yunan izmir i işgal ederken izmirli ne yaptı

"at yalanı, seveyim inananı" demiştir muhtemelen.

yunan askerlerinin çiçeklerle karşılanması olayı doğru olabilir çünkü izmir'de belirgin bir rum nüfusu vardır o tarihlerde ve bunların işgale sevinmesi çok şaşırtıcı değil.

izmirli'den kasıt nedir, onu bilmek gerek. ayrıca işgalin ilk konumudur izmir. baskının, şiddetin en yoğun olduğu yerdir. kurtuluş savaşındaki asıl düşmanımız, fiziken karşı karşıya geldiğimiz yunan askeridir. emperyalist ingilizler, fransızlar, italyanlar yoğun bir savaşa nerede kalkıştılar? maşa yunanistandır ve ordusu cepheye sürülmüştür. ve de izmir'den sürülmüştür.

bu izmirli, antepli, maraşlı meselesi ülkede bilerek, isteyerek, kasıtla yaratılan ayrımcılığın son noktası artık. bu ülkedeki insanların herhangi bir konuda birlik olması egemenin işine gelmiyor, ne kadar ayrıştırırsa, ne kadar ötekileştirise o kadar iyi onun için.

haydi, hep beraber nefret edelim birbirimizden. inancına, mezhebine, siyasi görüşüne, yaşam biçimine, diline, geleneğine, kültürüne, kökenine kadar ayıralım birbirimizi. sınırlar, kırmızı çizgiler çekelim. sevgi, saygı ne gereksiz şeyler zaten, kimin umurunda?

devlet bahçeli nin yazacağı kitaba isim önerileri

"allah belamı versin, amin"

celal kılıçdaroğlu

"pespaye" demişti ahmet hakan bu kişi için. ahmet hakan'ı sevmem pek ama doğru tespit.

elbette bir kardeş diğeriyle aynı görüşte olmak zorunda değil ama bu kadarına "pes" demek gerek. 8 kişilik "büyük" bir kalabalıkla yürümeler, kıytırık açlık grevleri, falan filan.

kemal kılıçdaroğlu bu adama yanıt vermemekle en iyisini yapıyor, akp bile umursamamış adamı!

bir daha gel gel samsundan

yıl 2017. neredeyse 80 yıl ölmüş öleli. utanmalıyız, 80 yılda bir adım ileri gidemedik, cübbeli ahmetler toplumu yönlendiriyor 2017'de, herkesle kavgalıydık şimdi aşağılanarak çark ediyoruz. milletin meclisi şu an kendini imha etme çabasıyla çırpınıyor.

akıl, bilim, özgür düşünce demiş adam 80 yıl önce, hepsi yerle yeksan bugün.

ben utanıyorum, üzgünüm, kızgınım. gelişmeyi, yükselmeyi yol ve köprü yapmaktan, ülkeyi betona boğmaktan ibaret sanan yönetenler ve bunları kullanırken kazıklandığı halde pek memnun olan bir halk var. olan biten onca olumsuzluğun sorumluluğunu iktidara değil hiçbir şey yapmayan, yapamayan muhalefete yıkan şuursuz, savrulmuş, izansız bir çoğunluk var.

samsun'dan bugün çıkıp gelse "eyyy, atatürk" denirdi kendisine ve çarşaftan kefen giymiş bir kalabalıkça yuhalanırdı, gelmesin, hatırasına yazık!

ahmet davutoğlu

yazık! sen meydanlarda arslan gibi gürlerken birden tırsak kediye dön, hiç itiraz etme, boynunu eğ, git. onur, gurur, vapurlar falan, yazık harbiden.

1 oy kabininde basılan 3 akp li milletvekili

n'apıyorlarmış ki? 3'lü kontrol mekanizması olmalı.

yazarların şimdi dinlediği şarkıdan bir cümle

çok kötü denk geldi, bir önceki entrynin son cümlesi: ben yoruldum hayat.

yaşlandıkça sevilen seyler

yaşlandıkça özlenen şeyler olsaydı başlık yazacaklarım olurdu. hala 25 yaşımdaki emeği, performansı göstermem gerekiyor, hatta daha fazlasını.

ben yoruldum hayat...

kadınlar neden dayak yer

erkeklerin hayvanlığından.

ayrıca dinin, yanlış tasarlanmış toplumsal ahlakın, cehaletin de yadsınamaz katkıları vardır.